Ana içeriğe atla

GEZİ PARKI YAZISI : ÇAPULCUYA "ONE MINUTE SÖKMEZ"

31 Mayıs günü Taksim Gezi parkında ağaçların sökülmesine karşı oturma eylemi yapan çevrecilere polisin “biber gazı” ile müdahalesi sonucunda oluşan halk direnişi bugün 7. Gününe girdi. Masum bir çevreci eylemi terörist saldırısı gibi püskürtmeye çalışan hükümet böyleliklede bardağı taşıran son damlayı da eklemiş oldu icraatlarına.

Başa geçtiği ilk günden beri rejimi değiştirmek isteğinde olduğunu saklama gereği bile duymayan Erdoğan, İstiklal Marşımızın “Ben ezelden beridir hür yaşadım hür yaşarım”  mısralarını kanında hisseden T.C vatandaşlarının özgürlüğüne müdahaleyi yüzde 50 oyla kendine hak gördü. Kendisine oy vermeyen insanları -ki bu azımsanacak bir sayı değil- yok sayan bir zihniyetle yıllarca icraatlarına devam etti.


Geçmişte yaptıkları bir yana Gezi Parkında polis müdahalesinin yanlış olduğunu kabul etmemesi ve bir başbakanın görevi olan halkı yatıştıracak sözler yerine “ 3-5 çapulcu, densiz bunlar” yada “ bende de yüzde 50 var salarım üzerinize haaa!” manalarına gelen resmen insanları kışkırtıcı ve galeyana getirici sözler söylemesi; her gün makul bir açıklama bir özür bekleyen bizleri hayrete düşürdü.

Şu an başımızda gururundan ülke iç savaşa sürüklense özür dilemeyecek başbakanla bir bilinmeze doğru ilerliyoruz.
Sokaklardaki direniş o kadar ilginç ki herkes bambaşka bir isyanını dile getiriyor. Kimi çevreci ağaçların kesilip yakılıp köprü, avm, otopark, site v.s yapılmasına öfkeli, kimi özgürlüklere dokunulmasından rahatsız, kimi PKK ya kucak açılmasına, kimi vatan topraklarının, şirketlerin yabancılara satılmasına, kimi Erdoğan’ın “asarım, keserim, koydum mu oturturum yaklaşımlarından bıkmış, kimi Atatürk’e milli bayramlara ve bu tip değerlere şahıs olarak olmasada en azından T.C Başbakanı olarak bile saygı göstermemesinden yorulmuş. Kimi askerlerimizi, yazarlarımızı toplayıp toplayıp hapse tıkmasına kızgın….
Erdoğan hala daha her biri için ayrı pankart görmek istiyor. “Eğitimle ilgili bir pankart var mı?” diye soruyor  kendisine cesurca soru soran gazeteciye. “Bunlar CHP odaklı” diyor. “Yada başka ideolojileri var” diyerek aslında “Hepsi Ateist bunların” demeye getiriyor. Sokaklarda kendisine oy vermiş, vermemiş Müslüman çoğunluğu görmezden geliyor. Dini bile tekeline almış “Bana karşı olan Müslüman” değildir demeye getiriyor neredeyse.
Dün gece Antakya’da bir genç gösteri sırasında öldü. Polis vurdu diyenler yanısıra otopsi raporu! aksini yazıyor. Önemli olan nasıl olduğu değil neden olduğu. Bu karışıklıktan inanılmaz mutlu, gözleri parlayan iç ve dış düşmanlar kendi provokatörlerini sakin sakin eylem yapan halkın arasına sokarak polise saldırtıyor. Camlar çerçeveler iniyor, çevre tahrip ediliyor, yeşilliklere zarar veriyor. Ak parti yandaşları ise hala daha “bakın çevreciler ne yaptı” diyor. Bu yıkımı yapanların normal halk olmadığını görmezden geliyorlar.
Bu olayların bu kadar büyümesindeki diğer büyük suçlu ise medyadır. Olaylar çıktığından beri tek haber yapmayan, bir kelime yazmayan medya, Erdoğan’ın dayatmalarına boyun eğerek gerçekten de satılmış ve yandaş olduğunu kanıtlamıştır. Haber alamayan halk sosyal medyada ki yalan yanlış yazı ve resimlerle iyice gaza gelmiş. Olaylar büyümüştür. CHP ye ait olan Halk TV ise bu karmaşada yayın yaparak halkın takdirini kazandı.

Bir çok nedenden dolayı ayaklanmış olsa da üç değişik sonuç isteyen insanlar var dışarıda. Büyük bir çoğunluk başbakanın özür dilemesini ve bundan sonra oy vermeseler de kendilerine saygı duyulmasını, istek ve ihtiyaçlarının gözardı edilmemesini istiyor. Diğer bir çoğunluk istifa etmesini istiyor ki ben bunu doğru bulmuyorum. Demokratik ülkelerde seçimle gelen seçimle gider. Bir başbakanın alaşağı edilmesi, istifa etmeye zorlanması yada geçmişte ülkemizde de yaşandığı gibi asılması o ülke için bir utançtır bence. Özgür ülkelerde polisler çevreci eylemcilere gazda sıkmaz, başbakanlarda alaşağı edilmez. Bir taraf yanlışken diğer tarafı onaylamak iki yüzlülük olur.

Dışarıda üç değişik sonuç isteyen insanların sonuncusu ise tamamen kötü niyetli ne istifa ne özür umurunda olmayan, ülkede iç savaş çıksın diye her iki tarafıda kışkırtan iç ve dış odaklı düşmanlardır. Etrafı yakıp yıkan polise saldıran bunlardır.
Bu noktadan sonra bu sonuncu gruba meydan vermemek için halkın sakin ve akıllı davranması şarttır. Başbakan acilen özür dileyerek çok sevgili kanallarından halka seslenmeli, olayı kapatmalı, bu olaylarla ilgili konuşan cesur sanatçılarımıza, yazarlarımıza, cesur medyaya dokunmamalı ve kabadayılığa bir son vermelidir. Sonuçta “one minute” lar İsrail’ e sökebilir ama T.C vatandaşlarına sökmez. O Türkse bizde Türküz sonuçta.
                                               
 Çapulcu, Densiz ama kesinlikle Müslüman
                                                                                                                                               
                                     Banu Babende
                                                                                                 



                                                       

Yazılarımın tüm hakkı saklıdır. Kaynak göstermeden alıntı yapılamaz.

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Kurtlar Vadisi Pusu'da Ölen Karakterlerin Listesi.

Gürkan Uygun Memati Baş 1-161 Gökhan Azlağ Ferman 129-156 Erdal Küçükkömürcü Shamir Hebron 94-155 Oktay Dal Şahmaran 94-155 Can Gürzap Davut Tataroğlu 1-153 Şahin Çelik Haşim Ağa 116-151 Erol Tezeren İzzet 101-150 Ebru Kocaağa Dicle 116-150 Şafak Başkaya Kenan Katırcı 108-143 Reha Özcan Jozef Beile 129-143 Mehmet Aras Suriyeli 131-143 Erdoğan Cengiz Fırat Aynacı 98-139 Sedat Savtak Kaşifoğlu 123-139 Bora Sivri Cevher 69-139 Yener Sezgin Hamit 111-132 Tarkan Tüzmen Alper 7-131 Osman Soykut Aron Feller 64-131 Mesut Akusta Ünsal Kemal Alnıaçık 67-128 Ümit Acar Ersoy Ulubey 104-128 Ercan Eker Barış 104-128 Aysun Güllük Evren Katırcı 108-128 Namık Kemal Yiğittürk Baba Memduh 88-123 Aytar Kakınç Baran 96-120 Yıldırım Gücük Özcan Şenol 95-114 Birsen Dürülü Gülendam 69-105 Hüseyin Avni Danyal Yalçın Bulut 1-100 Musa Uzunlar İskender Büyük 25-93 H

Kurtlar Vadisi'nin Sevilen Oyuncusu Evleniyor

Kurtlar Vadisi Pusu' nun efsane oyuncusu, ' Güllü Erhan ' karakterini canlandıran Erhan Ufak evleniyor. Erhan Ufak Gayrimenkul'de birlikte çalıştıkları Süreyya Kul ile 30 Ekim'den beri nişanlı, ünlü oyuncu yarın dünya evine girecek. Çiftin kınası dün yapıldı. Pazar günü yapılacak olan düğünde Erhan Ufak'ın nikah şahitliğini Necati Şaşmaz 'ın yapacağı tahmin ediliyor.

En Psikopat Burçlar Hangileri?

1. En Psikopat Yengeç FBI ‘ın veritabanı üzerinde suçlulara dayalı yapılan analizler sonucu en çok psikopat ve seri katil barındıran burçlar açıklandı.  Buna göre en psikopat burcun yengeç olduğu görüldü. Duygusal bir burç olarak görülen yengeçler için böyle bir sonuç çıkması oldukça şaşırtıcı. Ancak diğer burçların aksine kıskançlık gibi sebeplerden cinayet işledikleri göz önüne alınırsa bu duygularıyla hareket eden yengeç burçlarına uygun bir durum. 2. İkinci Burç Şaşırtmadı : Akrep Bir çok kişinin işin içinde manyaklık varsa birinci  olmasını beklediği burç akrep bu listede 2. sırada. Kötüsünün gerçekten çok kötü olduğu bir burç akrep. Kurbanlarını acı çektirerek sadistçe öldüren akrep burçları kinci ve hainler. 3. Mafya Babası Yay  Jüpiterin şanslı çocuklarını bu listede üst sıralarda görmek gerçekten şaşırtıcı. Dünyada en az bulunan burç olmasına rağmen ilk üçte yeralmasının sebebi ise cinayetleri başkalarına işletmiş olmaları.